- şom ağızlı
- who always predicts misfortune
İngilizce Sözlük Türkçe. 2010.
İngilizce Sözlük Türkçe. 2010.
şom ağızlı — sf. Sürekli kötü şeylerden söz eden ve sözlerinin uğursuzluk getireceğinden korkulan (kimse) Olayların gelişmesini önceden görüp özellikle felaketler hakkında kesin kehanetlerde bulunan şom ağızlı bir kadın... T. Halman … Çağatay Osmanlı Sözlük
ağızlı — sf. Ağzı herhangi bir biçimde olan Dar ağızlı vazo. Birleşik Sözler açık ağızlı ayran ağızlı çanak ağızlı gevşek ağızlı kalabalık ağızlı … Çağatay Osmanlı Sözlük
şom — sf., esk., Far. şūm Uğursuz Birleşik Sözler şom ağızlı … Çağatay Osmanlı Sözlük
ağzı kara — sf. 1) Kara haber vermekten hoşlanan, şom ağızlı 2) Bir yerde konuşulanı veya yapılanı duyup görmesi istenilmeyen … Çağatay Osmanlı Sözlük
kara haber — is. 1) Ölüm veya felaket haberi Belki de annemin verdiği kara haber beni öyle bir yerimden vurmuştu ki sersemleşip kalmıştım. Y. K. Karaosmanoğlu 2) Kötü, üzücü veya sıkıntı yaratan haber, bilgi Yoksa kara haberle mi gelirsiniz, şom ağızlı… … Çağatay Osmanlı Sözlük